<p><strong>Depresyon</strong>, toplumun önemli büyüklükteki bir kesimini doğrudan ya da yakınları aracılığıyla etkileyen en yaygın duygu durum bozukluklarından biridir. Her kötü ruh hali depresyon olarak tanımlanmamakla birlikte, depresyonun ana belirtilerinden biri bu kötümser ruh halidir. Ancak basit görünen bu rahatsızlığı hafife almamak ve mutlaka bir uzman desteğiyle süreci başlatmak çok önemlidir.</p><p>Sürekli üzgün hissetme hali ve hayatın akışına karşı ilginin kaybolması olarak tanımlanabilen depresyon, bir duygu durum bozukluğudur. Günlük dilde tanısı konulmamış üzüntü hali için de kullanılan depresyon kelimesiyle karışmaması adına majör depresif bozukluk veya klinik depresyon tanımlamaları bu duygu durum bozukluğunu anlatmak için kullanılabilir.</p><p>Sanılanın aksine <strong>klinik depresyon</strong> geçici bir üzüntü hali olmaktan öte, kişinin düşünce ve davranışlarını etkileyen duygusal ve fiziksel sonuçları olan bir psikolojik rahatsızlıktır. Kişinin günlük yaşamını sürdürmekte zorlanmasına varan sonuçlarıyla klinik depresyon intihar düşüncesini dahi tetikleyebilen ciddi bir durumdur.</p><p>Depresyon, günümüzde en yaygın ve yanlış yorumlanabilen rahatsızlıklarından biridir. Depresyondaki insanlar kendilerini üzgün, ümitsiz, stresli ve değersiz hissetmeye yatkındırlar. Sanki hayatlarının kontrolü onlardan alınmıştır ve bu üzgün ruh halinden hiç kurtulamayacaklardır. Depresyon “üzgün olma” durumundan çok daha farklı ve karmaşıktır. Depresyonun belirtileri genelde hemen fark edilebilir olsa bile böyle bir ruh durumuyla mücadele etme süreci başarı hızını yavaşlatabilir.</p><p>Depresyonda olduğunuzu düşünüyor ve bir terapiye ihtiyaç duyuyorsanız, çözüme yönelik adımlar atmaya başlamak için Psikologofisi üzerinden deneyimli kişilerle görüşmeye hemen başlayabilirsiniz. Sesli ya da görüntülü gerçekleştireceğiniz <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://www.psikologofisi.com/"><strong>online terapi </strong></a>seansları ile hayatınızdaki sorunlarınıza çözüm bulabilirsiniz.</p><p>Günümüzde yanlış anlaşılmaya en çok müsait olan rahatsızlıklarından biri olan depresyonu anlamamızı kolaylaştıracak ipuçlarını sizler için derledik:</p><h2><strong>Belirli Bir Amacın Olmayışı</strong></h2><p><strong>Depresyonda olan kişiler</strong> genelde umursamaz olurlar ve kendilerini içinde bulundukları durumdan soyutlamaya meyillidirler. Yaşadıkları şeyler hep aynıymış gibi gelir ve bu yüzden çevreye karşı sürekli bir ilgisizlik hali vardır. Depresyonda olan kişiler mutlu olmak istediğini söylüyor olsa bile bu amaca ulaşmak için gereken adımları atmakta pek de istekli olmazlar. Depresyonla birlikte serotonin hormonunun azalması kişiyi harekete geçmekten de alıkoyabilir. Bu nedenle depresyondan kurtulmak için bireysel olarak yapılmak üzere verilen tavsiyeler çoğu zaman işe yaramaz. Egzersiz, meditasyon gibi depresyona iyi gelebilecek aktiviteler olsa da kişinin bunları yapacak kadar ilgi duyması depresyon halinde çok zordur.</p><p>Eğer depresyon hakkında daha detaylı bilgi almak ve terapi yöntemlerinden depresyonun belirtilerine kadar depresyon hakkındaki her şeyi öğrenmek isterseniz "<a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://www.psikologofisi.com/psikolojik-hastaliklar/depresyon"><strong>Depresyon</strong></a>" adlı yazımızı okumanızı öneririz.</p><h2><strong>Zihinsel Karmaşa</strong></h2><p><strong>Depresyonun en yaygın belirtilerinden birisi</strong> düşünce sisteminde yaşanan karmaşadır. Depresyondaki bir kişinin zihni bitmek bilmeyen olumsuz düşüncelerle doludur ve ne yazık ki bu düşünceleri basit telkinlerle zihinden uzaklaştırmak çok kolay değildir. Zihindeki bu bitmek tükenmek bilmeyen karmaşayı düzenleyebilmek için meditasyon, yoga, mindfulness egzersizleri gibi yöntemler etkili olsa da &nbsp;bir psikologdan destek almak çok daha geçerli bir yöntemdir.</p><p>Depresyonki kişinin bir psikolog ile içinde bulunduğu durumun seyri ile ilgili konuşması destek alma sürecini hızlandıran bir yöntemdir. Depresyon için bilişsel davranışçı terapi veya kişilerarası terapi gibi farklı psikoterapi türlerinin etkili olduğu bilinir. Ayrıca, uygulanan psikoterapi sonucunda kişinin sağlıklı ilişkiler kurmasına, zorluklarla baş etmesine, sağlıksız davranışlarını değiştirmesine, gerçekçi hedefler belirlemesine ve hayatının kontrolünü kazanmasına da destek olunur.</p><h2><strong>Depresyon Hafızayı Zayıflatır</strong></h2><p><strong>Depresyonun en az bilinen belirtilerinden biri </strong>de hafıza üzerindeki olumsuz etkisidir. Çevreye, olaylara ve hatta kendisine karşı ilgisini kaybeden kişi zamanla yaşanan olayları da unutmaya başlar. Sürekli olarak kötü olayları düşünmek ve hayatın olumsuz yönlerine odaklanmak da hafızayı olumsuz etkiler. Son yıllarda yapılan birçok araştırma depresyonun bildirimsel bellekte sorunlar yarattığını, depresyondaki kişilerin isim, yer gibi özel adları hatırlamakta sorunlar yaşadığını göstermektedir.</p><p>Depresyonun hafıza üzerindeki olumsuz etkileri ve kötümser düşünceler depresyondaki kişilerin güzel anıları hatırlamakta güçlük yaşamasına neden olur. Bu durumla başa çıkabilmek için en iyi yöntemlerden biri bilişsel bir "hatıralar dükkanı" yaratmak ve zor zamanlarda güzel anılar için zihnimizdeki bu hayali mağazayı ziyaret etmek olabilir. Ne de olsa her şey hayal etmekle başlar…</p><h2><strong>Depresif Gerçeklik</strong></h2><p>Araştırmalar, depresyondaki bireylerin yaşama dair algılarının çok daha gerçekçi olduğunu göstermektedir. 2012 yılında Moore &amp; Fresco tarafından gerçekleştirilen bir araştırma depresyonda olmayan kişilerin kendi performanslarını olduğundan daha başarılı olarak değerlendirme eğiliminde olduklarını ve gelecekte karşılaşacakları durumlarla kapasitelerinin çok daha üzerinde bir başarı gösterebileceklerine inandıklarını gösteriyor. Yani bir anlamda depresyondaki kişilerin daha gerçekçi olduklarını söylemek mümkündür. Ancak bu gerçekçiliğin ne kadar doğru olduğu da düşünülmelidir. Kendini daha başarılı gören ya da geleceğe dair olumlu hayaller kuran kişilerin bu hayalleri gerçeğe dönüştürme ihtimali çok daha yüksekken, kapasitesini zorlamayan bir kişinin bu başarılara ulaşması çok daha zor olabilir.</p><h2><strong>Zaman Algısının Hatasızlığı</strong></h2><p><strong>Depresyonun</strong> nadir pozitif etkilerinden biri de zaman algısında yarattığı iyileşmedir. Son dönemde yapılan birçok araştırma depresyondaki bireylerin zamana dair algılarının depresyonda olmayan kişilere oranla çok daha keskin ve doğru olduğunu ortaya koymaktadır. Bu durumun depresyondaki bireylerin dış uyaranlardan çok içinde bulundukları zamana odaklanmalarından kaynaklandığını belirten araştırmacılar depresif bireylerin zamanın yavaş geçmesiyle ilgili şikayetlerinin altında yatan nedenin de bu olabileceğini belirtmektedir. Tabii, ilk başta pozitif algılanabilecek bu durum uzun vadede kişinin zamana çok odaklanması ve dışarıdan kopmasıyla daha ciddi sorunlara da yol açabilmekte.</p><h2><strong>Spor Depresyonu Gerçekten Hafifletiyor</strong></h2><p>Egzersizin metabolizmamızı çalıştırarak kısa dönemde kendimizi iyi hissetmemizi sağladığını biliyoruz, peki fiziksel egzersizler gerçekten uzun vadede depresyona iyi geliyor mu? Son yıllarda yapılan uzun soluklu araştırmalar egzersiz faaliyetlerinin yalnızca kısa vadeli değil, gelecekte karşılaşılabilecek durumlara karşı da psikolojiyi koruduğunu gösteriyor. Çünkü yapılan son araştırmalar, egzersizin insan vücudundaki birçok olumlu etkisinin yanında beyindeki endorfin gibi mutluluk hormonlarının da salınımını artırdığını da gösteriyor. Diğer yandan hiçbir şey yapmak istemeyen ve kendi düşüncelerine odaklanarak gittikçe daha kötü hisseden kişinin harekete geçmesi ve kendi için bir şeyler yapması da süreci pozitif etkiliyor.</p><h2><strong>Acı Eşiğinin Düşmesi</strong></h2><p>Araştırmalar depresyon belirtileri gösteren bireylerin acı eşiklerinin daha düşük olduğunu gösteriyor. Depresyondaki kişiler negatif düşüncelere daldıklarında ya da hüzünlendiklerinde algı mekanizmalarının acıyı daha duygusal olarak ele aldığını, bu nedenle acıya karşı daha duyarlı olduklarını gösteriyor.</p><h2><strong>Düşünce Tarzı</strong></h2><p>Genellikle depresyonun; yaşanan büyük, acı verici olayların sonucu olduğu düşünülür. Bu düşünce çoğunlukla doğru olsa da depresyon aslında bu tür olaylara ya da günlük sayılabilecek stres tetikleyicilerine karşı verdiğimiz düşünsel tepkilerle ilgilidir ve tüm <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://www.psikologofisi.com/psikolojik-hastaliklar"><strong>psikolojik hastalıklarda</strong></a> olduğu gibi depresyonda da tek ve net bir neden söylemek çoğu zaman mümkün değildir.&nbsp;Çevresel ve genetik faktörlerin yanı sıra kişinin karşılaştığı durumlara bakış açısı da aslında depresyonda olmak ile olmamak arasındaki en büyük farkı oluşturur. Olaylara pozitif yaklaşmayı bir alışkanlık haline getirmek depresyona karşı en iyi silahlarımızdan biri olabilir. Tabii bunun bir günde öğrenilecek bir şey olmadığını kabullenip kişinin kendini olumsuz düşündüğü için suçlamadan yapılması gerekir…</p><p>Depresyon belirtileri net bir psikolojik hastalık gibi görünse de bazı gizli belirtileri de olduğu unutulmamalıdır. Konu hakkında bilgi sahibi olmak için “<a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://www.psikologofisi.com/blog/gizli-depresyonun-6-cok-bilinmeyen-belirtisi"><strong>Gizli Depresyonun 6 Çok Bilinmeyen Belirtisi</strong></a>” başlıklı yazımızı okuyabilir, kendinizi iyi hissetmiyorsanız online terapi almak, uzmanlarımız ve platformumuz hakkında daha fazla bilgi edinmek için <a target="_blank" rel="noopener noreferrer" href="https://www.psikologofisi.com/"><strong>15 dakikalık ücretsiz seanslarımıza</strong> </a>hemen başvurabilirsiniz.</p>

Depresyon hakkında hiç bilmediğiniz ilginç gerçekler ve merak ettiğiniz soruların cevapları için içeriğimizi okuyabilirsiniz…

Depresyon Hakkında 8 İlginç Gerçek