<p id="main-toc" name="tableOfContents"><strong>Migrenin</strong> sebep olduğu ağrıların ne kadar yoğun ve acı verici olduğunu, insanı nasıl elden ayaktan d&uuml;ş&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; sadece yaşayan bilebilir. Baş ağrılarının bir&ccedil;ok &ccedil;eşidi ve belirtisi olmasına rağmen migren i&ccedil;lerinde en şiddetlisi ve yıpratıcı olanıdır. Migren &ouml;yle şiddetli ağrılara yol a&ccedil;ar ki kişi g&uuml;nl&uuml;k hayatına devam edemez hale gelebilir.</p> <p><strong>Migren </strong>kendisini genellikle mide bulantısı, kusma, ışık ve ses gibi uyaranlara karşı hassasiyet ve başın bir kısmında hissedilen şiddetli ağrı gibi belirtilerle g&ouml;steren n&ouml;rolojik bir sendromdur. Bazı insanlar <strong>migren atakları</strong> (krizleri) &ouml;ncesinde ya da sonrasında g&ouml;rsel ve işitsel duyularında hassasiyet oluşturan birtakım değişiklikler yaşarlar. Bu tip değişikliklerin g&ouml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; migren t&uuml;r&uuml; &ldquo;<strong>auralı migren</strong>&rdquo; olarak adlandırılır. Auralı migrende g&ouml;rme ve duyma kanallarındaki hassasiyet migren atağının başlayacağına işaret eder. Eğer ağrı atakları <strong>3</strong> aylık s&uuml;re zarfında ayda en az <strong>15 </strong>g&uuml;n, tek seferde <strong>4</strong> saat ve &uuml;zerindeki aralıklarla devam ederse bu migren tipi &ldquo;<strong>kronik migren</strong>&rdquo; olarak adlandırılır.</p> <p>&nbsp;</p> <p>T&uuml;rk N&ouml;roloji Derneği tarafından 2008 yılında ger&ccedil;ekleştirilen &ldquo;T&uuml;rkiye Baş Ağrısı ve Migren Epidemiyoloji &Ccedil;alışması&rdquo; sonu&ccedil;larına g&ouml;re kadınların %24&rsquo;&uuml;nde, erkeklerin %8.5&rsquo;inde, genel ortalamada ise toplumun %16.4&rsquo;&uuml;nde migren olduğu belirtiliyor. Kronik migren g&ouml;r&uuml;lme sıklığı %1.7 olarak belirtilirken toplumda her 7 kişiden birinin migren, her 10 migren hastasından birinin de kronik migren yaşadığını g&ouml;r&uuml;yoruz. &Ouml;zellikle kronik migren hastaları i&ccedil;in periyodik olarak ve uzun s&uuml;reli devam eden bu ağrılar yalnızca fiziksel olarak değil; &ccedil;evreleriyle olan ilişkilerini, okul ve iş yerindeki performanslarını da olumsuz y&ouml;nde etkileyerek ciddi bir problem haline gelebilir. Kronik migreni olan kişilerde depresyon ve anksiyete g&ouml;r&uuml;lme oranı migreni olmayan kişilere g&ouml;re 2 ile 5 kat daha fazladır.</p> <h2 id="stres-migreni-tetikler-mi" name="stres-migreni-tetikler-mi"><strong>Stres Migreni Tetikler mi?</strong></h2> <p>Migren hastaları arasında yapılan araştırmaların bir&ccedil;oğunda stres %60-70 arasında değişen oran ile en b&uuml;y&uuml;k tetikleyici olarak karşımıza &ccedil;ıkıyor. Stresli olduğumuz anlarda metabolizmamız kendisini &ldquo;savaş &amp; ka&ccedil;&rdquo; mekanizmasına hazırlarken beynimizde adrenalin hormonu gibi bir&ccedil;ok farklı hormon salgılanmaya başlar. Stresli olduğumuz zamanlarda ger&ccedil;ekleşen bu hormon salgıları kaslardaki gerilimin artması, kan damarlarında genişleme gibi farklı etkileri de beraberinde getirir.</p> <p>V&uuml;cudumuzda yaşanan bu değişiklikler beynin <strong>migren ağrılarına neden olan</strong> b&ouml;l&uuml;m&uuml;n&uuml; de uyarır ve &ouml;zellikle migreni olan kişilerde acı verici ağrı ataklarının başlamasına neden olur.</p> <p>&nbsp;</p> <p><strong>Stresin tetiklediği migren atakları</strong> yalnızca &uuml;z&uuml;c&uuml; yaşam olaylarından &ouml;nce değil, iş yerinde alınan bir terfi haberi ya da &ouml;nemli bir randevu gibi mutlu olaylar &ouml;ncesinde de yaşanabilir. Halihazırda başlamış bir migren atağı sırasında strese maruz kalmak ağrıların şiddetini &ccedil;ok daha k&ouml;t&uuml; bir duruma getirebilir.</p> <p>&nbsp;</p> <h2 id="migre-in-sebepleri" name="migre-in-sebepleri"><strong>Migrenin sebepleri</strong></h2> <p><em>Beslenme d&uuml;zeni, hormonal değişiklikler, aşırı ila&ccedil; kullanımı, uyku ve yeme d&uuml;zeninin bozulması, genetik yatkınlık</em> olarak sıralanabilir. Uzmanlar <strong>migren tedavisinde</strong> &ouml;zellikle psikolojik yatkınlıkların iyi g&ouml;zlenmesi gerektiğini belirtiyorlar. Migren tedavisiyle birlikte depresyon ve anksiyete gibi psikolojik hastalıklar i&ccedil;in de uygun destek y&ouml;ntemlerinin uygulandığı durumlarda alınan sonu&ccedil;ların &ccedil;ok daha başarılı olduğu g&ouml;zleniyor. Araştırmalar, depresyon ve anksiyete problemlerinde uzman desteği alınmadığı durumlarda stres seviyesi ve duygu durumunda yaşanan ani değişiklilerin ila&ccedil; tedavisini olumsuz y&ouml;nde etkilediğini g&ouml;steriyor. *</p> <p>&nbsp;</p> <p>Doktorunuz tarafından <strong>migren i&ccedil;in ila&ccedil;</strong> tedavisinin yanında stres seviyesinde yaşanan değişikliklerin nedenlerini bulmak, <strong>anksiyete ve depresyon</strong> gibi problemler i&ccedil;in alanında uzman bir psikologdan <strong><a href="https://www.psikologofisi.com">psikolojik destek</a></strong> almak, rahatlama tekniklerini &ouml;ğrenmek gibi y&ouml;ntemler atakların gerilemesine yardımcı olacaktır. <a href="https://www.psikologofisi.com">Psikologofisi.com</a>&rsquo;da yer alan uzman psikologlar ile yapacağınız g&ouml;r&uuml;şmeler migrenin uzun ve kısa s&uuml;reli etkilerini azaltarak yaşam kalitenizi arttırmanız i&ccedil;in iyi bir adım olacaktır.</p> <p>&nbsp;</p> <p>* <em>Kelman, L. The triggers or precipitants of the acute migraine attack.&nbsp;Cephalalgia.&nbsp;2007;27(5):394- 402</em></p>