bağımlı anne sendromu nedir

Bağımlı Anne Sendromu ve Anne-Çocuk İlişkisinde Sağlıklı Sınırlar

Anne çocuk ilişkisinin sağlıklı olması çocuğun hem gelişme sürecindeki hayatı açısından hem de gelecek hayatı ve karakteristik gelişimi açısından oldukça önemlidir. Bebeğin anne karnına düştüğü andan itibaren annesi ile arasında oluşan bağ, aralarında tamamen doğal ve bir başka ikili arasında olanlardan oldukça farklı bir sevgi ilişkisine neden olur. Ancak bu bağın sağlıklı ilerlemesi ve sürdürülebilir olması elbette bazı dış etkenlere de bağlıdır. Bağımlı anne sendromu da anne ile çocuk arasındaki ilişkiyi ve çocuğun gelecek yaşamını negatif etkileyen, anne ile çocuk arasındaki bağın hasar görmesine neden olan önemli sorunlardan bir tanesidir. Bağımlı anne sendromu; bir annenin, çocuğuna bağımlı hale gelerek yetişkinliğinde de tıpkı büyüme sürecindeki gibi birbirlerine bağlı olma isteğini ifade eder. Birtakım belirtiler ile kendini gösteren bağımlı anne sendromu hem annenin hem de çocuğun hayatını oldukça zorlaştırır. Bağımlı anne sendromunun varlığını gösteren belirtileri şöyle sıralayabiliriz:

  • Annenin çocuğu ile sürekli zaman geçirme isteği
  • Üniversite, askerlik, evlilik gibi konular ile ilgili konuşmak istememe
  • Çocuğunun arkadaşları ve partnerinden çok kendisi ile vakit geçirmesini isteme
  • Çocuğu tek başına bir karar aldığında üzülme
  • Çocuk ile ilgili konularda sürekli söz sahibi olmak isteme
  • Çocuk evlendiğinde aile içi ilişkilerine karışmak istemek

Sağlıklı Anne- Çocuk İlişkisi İçin Yapılması Gerekenler

Sağlıklı bir anne- çocuk ilişkisinin çocuğun hayatına ve ilişkilerine olan etkileri tahmin edilebilenden çok daha fazladır. Bu nedenle annenin çocuk ile olan ilişkisinin sağlıklı olması yalnızca ikisinin ilişkileri açısından değil hayatın birçok alanı açısından oldukça önemlidir. Anne ile çocuk arasında, bebeğin anne karnına düşmesinden itibaren oluşan bağın sağlıklı bir anne çocuk ilişkisine dönüşmesi için öncelikli olarak annenin daha sonra ise çocuk ve annenin karşılıklı olarak çabası gerekmektedir. Ancak burada özellikle annenin, çocuğu ile olan ilişkisini doğru düzenlemesi önceliklidir. Bu kapsamda anne tarafından yapılması gerekenler şöyledir:

  • Annenin, çocuğu ile olan ilişkisinin dengeli olması açısından; ona bu konuda açık olması ve ilişkilerinde dengenin önemli olduğunu çocuğuna hatırlatması gerekir. 
  • Annenin her ne kadar çocuğu ile oyunlar oynamaktan hoşlansa da zaman zaman onun tek başına oyunlar oynamasına da izin vermesi gerekir.
  • Annenin; çocuğun ufak sorumluluklar almasına küçük yaştan itibaren alan açması ancak bunu yaparken ihtiyaç duyduğunda onun yanında olacağını da hissettirmesi ve güvende olduğunu hissettirmesi gerekir. 
  • Annenin; çocuğu başarılı, öz güvenli ve mutlu hissettiği an ve aktiviteleri gözlemlemesi ve bu konularda ona destekleyici yaklaşmaktan çekinmemesi gerekir.
  • Annenin, çocuğu hata yaptığında ona göstereceği yaklaşıma oldukça dikkat etmesi ve aşırı tepki göstermemesi gerekir.
  • Anne, duygularını ve bağlılığını çocuğuna yansıtırken oldukça dikkatli ve hassas hareket etmeli; çocuğunda kaybetme korkusu oluşturmamaya özen göstermelidir. 

Bağımlı Çocuk Sendromu Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Çocuğun; bebekliğindeki barınma, beslenme vb. her türlü yaşam faaliyetinde anneye dair olan muhtaciyetinin ileriki yaşamında da devam etmesi ve anneye bağımlı bir hal alması olarak tanımlanan bağımlı çocuk sendromu birtakım belirtiler ile kendini göstermektedir. Bağımlı anne sendromunun anlaşılmasını sağlayan belirtileri şöyle sıralayabiliriz:

  • Sürekli anneden onay alma isteği 
  • Anneden fikir almadan sorumluluk almakta zorlanmak
  • Özellikle anneye karşı duyulan aşırı kaybetme korkusu
  • Herhangi bir alanda kendi başına karar alamamak 
  • Anne ile arada olması gerekenden fazla paylaşımda bulunmak
  • Anneye duygusal yönden bağımlı olmak
  • Anneden uzakta yaşamaktan kaçınmak
  • Tek başına hareket etmekte zorlanmak ve öz güven düşüklüğü
  • Arkadaş edinmekte ve ilişki kurmakta zorlanmak
  • Utangaç, çekimser, pasif vb. karakteristik özelliklere sahip olmak

Ergenlikte Anneye Bağımlılık, Ayrılma Zorluğu

Anneye bağımlılık çocukluk çağında normal sayılabilecek ise de ergenlik çağında da devam etmesi önemli bir problem halini alacaktır. Çocuğun aileden bağımsızlığını kazanması ve aileden ayrılmasının ergenlik çağında başlaması gerekirken annesine bağımlı kalan ve ona muhtaciyet hisseden bir çocuk bağımsızlığını kazanamayacak ve karakteristik gelişiminin sağlıklı bir şekilde tamamlanması zorlaşacaktır. Zira bu dönemde çocuğun farklı insanlar ile olan etkileşiminin artması, sağlıklı sınırlarının gelişmesi, ailesinden bağımsızlığını kazanarak tek başına karar almayı öğrenmesi, sorumluluk alabilmesi gerekirken annesine bağımlı olan bir çocukta bu olguların gelişmesi oldukça zordur. Dolayısıyla burada artık annenin, çocuğunun bağımsızlığını kazanmasına yardımcı olması ve ayrıca çocuğun da sosyalleşmeye ve arkadaşları ile vakit geçirmeye özen göstermesi önemlidir. Bunun için anne, her ne kadar hata yapmasından korksa da, çocuğunun tek başına karar vermesine ve sorumluluk almasına izin vermeli, çocuğun sosyal hayatına ölçüsüz müdahalelerde bulunmamalı ve çocuğuna güven vermelidir. 

Anne- Kız İlişkisinde Sağlıklı Sınırlar Nasıl Çizilir?

Anne- kız ilişkisi; çok sağlıklı ve gelişime destek olan bir ilişki türü olabileceği gibi manipüle eden ve öz güvensiz kadınlar yetişmesine sebep verebilecek bir ilişki türü de olabilir. Dolayısıyla bu ilişkide hem annenin hem de kızının aralarındaki bağa ve sevgiye zarar vermeyecek şekilde sağlıklı sınırlar belirlemesi ve birbirlerinin sınırlarına saygı duymaları oldukça önemlidir. Bu ilişkide sağlıklı sınırların çizilmesi özellikle 3-6 yaş arasında anne tarafından atılacak adımlar ve sonrasında kızının adımları ile sağlanmaktadır. Anne kız ilişkisinde sağlıklı sınırların çizilebilmesi için öncelikle annenin; kızının hareketlerini sürekli eleştirmemesi, evde bir erkek çocuk varsa ikisine eşit yaklaşması, çocuğunun kendisi ile aynı zevklere sahip olmak zorunda olmadığını kabul etmesi gerekmektedir. Bunun yanında çocuğunun kendisi ile paylaşımda bulunmasına izin vermesi ve ona, yargılanmayacağı ya da öfkeli tepkiler görmeyeceği güvenini vermesi gerekir. Ancak burada anne, kızına karşı kendi rolünden tamamen ayrılıp arkadaş rolüne de bürünmemeli, anne kız ilişkisinin sınırlarını zedelememelidir. Kızına karşı eleştri yaparken onu kırmamaya özen gösterme gereği duymayan, kızını daima yönlendirmek isteyen anneler de aradaki sınırları önemli ölçüde ihlal etmiş olacak ve onun öz güvensiz yetişmesine neden olacaktır. Burada dengeyi bulabilmek ilişkinin her iki taraf için de faydalı ve güven veren bir ilişki olması açısından oldukça önemlidir. 

Anneye Bağımlı Çocuk Yetiştirmemek İçin Nelere Dikkat Edilmeli?

Bir çocuğun annesine bağımlı halde büyümesi ve yetişkinliğinde de aynı bağımlılığın devam etmesi o çocuğun karakteristik gelişimi, gelecek hayatı ve ilişkileri açısından oldukça negatif etkili bir durumdur. Bu nedenle ebeveynlerin, çocuğun anneye bağımlı olmaması için özen göstermeleri oldukça önemlidir. Burada dikkat edilmesi gereken öncelikli unsurlardan biri; çocuğun baba ile de kaliteli zaman geçirebilmesi ve evde tek bağ kurduğu ebeveynin anne olmamasıdır. Ayrıca çocuğa, her zaman ailesinin onun destekçisi olacağını ancak kararlarını tek başına vermesi ve bu kararların sorumluluğunu alması gerektiğini öğretmek de önemlidir. Çocuğu sosyal açıdan baskılamamak, çocuğun arkadaş edinmesine izin vermek, kendi kendine kaliteli vakit geçirebilmesini desteklemek de yapılması gerekenler arasındadır. 

Çocuğuna Bağımlı Bir Anneye Dönüşmemek İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

Unutmamalıyız ki çocuğun anneye bağımlı hale gelmesi kadar annenin çocuğa bağımlı hale gelmesi de tehlikeli ve oldukça negatif bir durumdur. Dolayısıyla annenin çabası aslında kendi için de olmalıdır. Öncelikle yapılması gereken en önemli şey; çocuğun doğumundan sonra kendi hayatından vazgeçmemektir. Aynı şekilde çocuğun yürümeye başlaması, diş çıkarması, okula başlaması vs. önemli dönemlerde de kendini ihmal etmekten ve hayatını çocuğa adamaktan kaçınmak da önemlidir. Çocuktan önceki kadar olamayacak olsa da sosyal hayatına mümkün olduğunca zaman ayırmak, çocuğun bakımını tek başına üstlenmek yerine babasının da rol almasını sağlamak, hobilerine devam etmek hatta yeni hobiler edinmek, farkındalık egzersizleri yapmak, partneri ile olan ilişkisinden vazgeçmemek, çocuğu ile açık iletişim kurmak ve bu konuda bilinçlenebileceği kitapları okumak annenin çocuğuna bağımlı kalmamak adına yapması gerekenlerdir. 

Çocukluk Travmalarının Anneye Bağımlı Bir Yetişkin Olmak Üzerindeki Etkileri 

Bazı çocukluk travmaları kişiyi ailesinden bağımsızlaşmaya ve hatta ailesi ile bağları koparmaya elverişli iken bazıları kişiyi ailesine daha çok bağımlı hale getirme potansiyeline sahiptir. Özellikle aile içi şiddet vb. aile içinde yaşanan travmalar kişiyi ailesinden soyutlarken; aile ile ortak bir acıda buluşmak, dış çevre kaynaklı çocukluk travmaları vb. travmatik olaylar kişiyi ailesine daha bağlı ve hatta bağımlı bir hale getirebilir. Bunun en güzel örneği annesi ile babası boşanan bir çocuğun annesi ile büyümeye devam etmesi durumunda onunla olan bağının daha sağlam olması ve babaya olan uzaklığının onu anneye bağımlı hale getirebilme potansiyelinin olmasıdır. Ayrıca travma sonrası stres bozukluğu da bazen kişiyi birine bağımlı olma ve ondan tam destek görme ihtiyacı içine sokabilir ki bu durumda da buna en uygun kişi anne faktörü olabilecektir. Bu neticenin gerçekleşmemesi için kişi öncelikle travmasını çözümlemeli ve annesi ile olan bağının sağlıklı olmadığını kabul etmelidir. Burada kişi, gerekirse profesyonel destek almaktan çekinmemelidir. Ayrıca farkındalığın kazanılmasının ardından kişisel çaba da önem arz etmektedir. Kendine ait bi alan oluşturmak, sosyal çevre edinmek, farkındalık egzersizleri, kararlarını kendi başına vermek, yeni hobiler edinmek bu çabalardan örnek verebileceklerimizdir. 

Yazar
Avatar
Eren Artun ErgülPsikolog8 Kasım 2024
0/1500
Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı