Terörün Yarattığı Travma ile Başa Çıkmanın 10 Yolu

2016 yılında yapılan terör saldırıları ve darbe girişimi, toplumsal olarak bizi sarsmış durumda. Sadece 2016 yılında 16 bombalı saldırı gerçekleşti ve 359 kişi yaşamını yitirdi. Bu saldırılarda vefat edenler; kiminin eşi, kiminin evladı, kiminin arkadaşıydı. Ne zaman, nereden geleceğini bilemediğimiz ve kontrol edemediğimiz bu olaylardan hepimiz bir şekilde etkileniyoruz. Bu acı ve moral bozukluğuna rağmen her gün işe veya okula gitmek, normal hayata dönmek zorundayız.

Bu tür terör faaliyetleri insan eliyle ve kasten yapıldığı için kısa ve uzun vadede toplumda önemli ruh sağlığı problemlerine yol açıyor. Toplumca; korku, panik, güvensizlik, kafa karışıklığı, üzüntü, öfke ve intikam duyguları içinde, gergin, sinirli ve diğer insanlara karşı tahammülsüz bir haldeyiz. Tabiri caizse “ayaklı bomba” gibi dolaşıyoruz. Dikkat ve konsantrasyon sorunları yaşıyor, sürekli olarak haberleri kontrol etme ihtiyacı hissediyoruz. Bunun sebebi travmatik stres dediğimiz; afet, kaza, felaket ve terör saldırılarına ve bunlara ilişkin medya yayınlarına verdiğimiz normal tepkilerdir. Korkunç olayların hemen ardından verdiğimiz bu travmatik stres tepkileri gayet normal ancak olayın üzerinden aylar geçmesine rağmen tepkilerin devam etmesi Travma Sonrası Stres Bozukluğunun (TSSB) işareti. Olayları medya ve sosyal medyadan takip edenler de bizzat yaşayanlar kadar etkileniyor. Olayın büyüklüğü ve yığılmalı oluşu yani ardı ardına tekrar etmesi, travmatik stresin toplumda görülme sıklığını ve TSSB riskini artırıyor. Net olan bir şey var ki, son zamanlarda meydana gelen bu korkunç ve üzücü olaylardan etkilenmemek çok zor.

Travma sonrası stres bozukluğu ile nasıl baş edebiliriz?

Öncelikle herkesin stresle baş etme şekillerinin farklı olduğunu belirtelim. Travmatik olaydan herkes aynı şekilde etkilenmeyeceği için verilen tepkiler de farklılık gösterecektir. Aşırı tepki gösterdiğini ya da duyarsız olduğunu düşündüğünüz kişileri yargılamayın. O kişiler travmatik stresle bu şekilde baş ediyor olabilir. Böyle tepkileri veren sizseniz, kendinizi böyle davrandığınız için suçlamayın. Çünkü sizin baş etme şekliniz de bu olabilir. Kısaca yargılamayı ve suçlamayı bırakmak ve yaşadığımız duyguları olduğu gibi kabul etmek en sağlıklı yoldur. Peki başka neler yapabiliriz?

1. Uykunuzu alın.

Güç olsa da uykunuzu almanız gerekiyor. Uykunuzu almadığınız takdirde sağlıklı düşünme ve algılama beceriniz bozulacağı için sorunlar daha da büyüyecektir. Uyumadan hemen önce olaya ilişkin haber ve görüntülere bakmayın.

2. Duygularınızı kabul edin.

Travmatik olaydan sonra hissedilen en belirgin duygulardan biri suçluluktur. Olaydan sağ çıkmış olmanın veya gündelik hayata karışmanın suçluluğunu hissedebilirsiniz. Şunu unutmayın, kendinize bakım verebilmeniz, aynı deneyimi yaşamış ve zorluk yaşayan kişilere destek olabilmeniz için önemlidir.

3. Beslenmenizi ihmal etmeyin.

Belki yemek yemek bile istemeyeceksiniz ama sağlıklı düşünmeniz ve fiziksel olarak güçlü olmanız için beslenmenize dikkat etmelisiniz. Kendimize bakmadan çevremize de destek olamayız.

4. Sosyal medya diyeti yapın.

Belki olayı yakından takip etme ihtiyacındasınız ama olaya ilişkin haber ve görüntülerin size faydası değil, zararı olacak. Olay zihninizde tekrar tekrar canlanacak ve aynı olumsuz duygulara teslim olacaksınız. Bu dönemde fazla paylaşım yapmamaya çalışın, karşıt görüşten birinin yapacağı herhangi bir yorum, stresinizin artmasına yol açabilir. İşiniz gereği sosyal medyadan uzak duramıyorsanız, moral bozucu paylaşımlar yapanların takibini bir süreliğine bırakabilirsiniz.

5. Nefesinizi ve vücut duruşunuzu kontrol edin.

Korku ve gerginlik durumunda omuzlarınızı düşürür, kesik ve sık nefesler alırsınız. Aynı şekilde yüzeysel ve sık aldığınız nefes de sizi sürekli gergin ve tetikte hissettirir. Bunu fark ettiğinizde duruşunuzu düzelterek sakin ve derin nefesler alın. Ellerinizi sıktığınızı fark ederseniz, gevşetin. Omurganız ve omuzlarınız eğik ise düzeltin. Araştırmalara göre beden duruşunu düzeltmek kaygı düzeyini düşürüyor.

6. Anlamlandırmak önemlidir.

Travmatik olaylardan sonra bozulan ruhsal bütünlüğün sağlanması için yaşananları anlamlandırmak ve hafızada bir yere yerleştirmek gerekir. Hazır hissedildiğinde travmayı çağrıştıran şeylerden kaçınmak yerine yüzleşmek başta kötü hissettirecek olsa da, uzun vadede iyileştirme etkisindedir. Yüzleşmenin ardından anlamlandırma ve nihayetinde iyileşme gelir. Bunu tek başınıza yapamıyorsanız bir uzmandan psikolojik destek almak faydalı olabilir.

7. Sosyal destek alın.

Sizi anlayacağını düşündüğünüz ve kendinizi güvende hissettiğiniz kişilerin yanında olun, onların yanınızda olmasına izin verin. Sosyal destek almak bu süreci daha güvenli bir şekilde atlatmanıza yardımcı olacaktır.

9. Sorumluluk alın.

Güncel hayatta sorumluluk almak, yardım faaliyetlerinde yer almak, hakkını aramak gibi aktif uğraşılar kendimizi ve çevremizi değiştirebilme potansiyelimizi ortaya koymamızı sağlar. Bu durum; kontrolümüz olmadan akıntıda sürükleniyormuş hissinin, çaresizlik ve ümitsizlik duygularının dağılmasına, hayata dair anlamsızlık duygusunun yerini güvenin almasına yardımcı olur. Unutmayın, böyle durumlarda yapılan her yardım, verilen her destek çok büyük anlam ve öneme sahiptir.

10. Profesyonel yardım almaktan çekinmeyin.

Yukarıda sayılanları yapmanıza rağmen kendi başınıza bu durumun üstesinden gelemiyorsanız psikolojik yardım alabilirsiniz. Bu süreçte bir uzmandan psikolojik danışmanlık almak sağlıklı bir yoldur. 

Yazar
Eren Artun Ergül Profil Fotoğrafı
Eren Artun ErgülPsikolog14 Aralık 2019
Yorumlar
0/1500

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı
En uygun fiyatlarla

Online Terapi