şizoid kişilik bozukluğu

Şizoid Kişilik Bozukluğu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Şizoid Kişilik Bozukluğu Nedir?

Şizoid kişilik bozukluğu; genellikle kişinin insan ilişkilerine ilgisiz olması, kendini diğer insanlardan uzaklaştıran bir yaşam şekli, işleri tek başına yapmayı tercih etme, içe dönüklük, duygusal anlamda soğuk olma ve kişinin ilişkilerinin tekdüze olması gibi durumlarla ilişkilendirilen bir kişilik bozukluğudur. Kişiyi sosyal ilişkilerinde son derece olumsuz etkileyen şizoid kişilik bozukluğu, A kümesi kişilik bozuklukları ya da eksantrik kişilik bozuklukları grubunda değerlendirilen bir psikolojik sorundur. A kümesinin içinde bulunan kişilik bozukluklarından muzdarip bireyler, sıklıkla toplum tarafından farklı, garip ve uyumsuz olarak görülürler. Paranoid kişilik bozukluğu ve şizotipal kişilik bozukluğu, şizoid kişilik bozukluğuyla birlikte A kümesine dâhil olan diğer psikolojik rahatsızlıklardır. Bu rahatsızlıkların ortak noktası ise sosyal anlamda beceriksizlik, başarısızlık ve sosyal çekilme olarak ifade edilebilir.

İsim bakımından benzerlik gösterseler de şizoid kişilik bozukluğu şizofreni ile karıştırılmamalıdır. Şizoid kişilik bozukluğu olan kişiler genellikle hayatlarını düzgün şekilde idame ettirebilirler, fakat genel olarak topluma karşı kendilerini yabancılaştırırlar ve ikili ilişkilerden uzak durmayı yeğlerler. Şizofrenide ise birçok farklı durum devreye girer. Şizofren kişiler gerçek olan olaylar ile gerçek olmayan olayları ayırt edemezler ve diğer insanlara kıyasla gerçek olaylardan çok farklı anlamlar çıkarabilirler. İki hastalık arasındaki temel fark tam olarak budur. 

Utangaç yapıdaki bir kişi ile şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişi arasındaki fark da genellikle karıştırılmaktadır. Şizoid kişilik bozukluğuna sahip olan kişiler insanlarla yakın, sıcak duygusal bağlar kuramazlar ve böyle bağlar kurma ihtiyacını da hissetmezler. Çoğu duyguyu eksik yaşarlar, başkalarının beklentilerine, isteklerine karşılık veremezler ve bunun yanında eleştirilere de tepki vermemeyi tercih ederler. Bu durum, şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişilerin çevrelerindeki insanlarca "soğuk biri" olarak görülmelerine neden olmaktadır.

Topluma karşı genellikle yabancılaşma duyarlar ama bu yabancılaşma ahlak, politika, din gibi düşünce sebeplerinden ötürü değildir, duygusal bir yabancılaşmadır. Şizoid kişiler toplumsal ilişkilerden uzak duran, kopuk bir davranış sergilerler.  Bire bir ilişkilerinde ise duygularını pek öne çıkarmazlar ve kendilerini duygusal manada kısıtlarlar. Genellikle tek başına yaptıkları etkinliklerde bulunmayı tercih ederler. Şizoid kişilik bozukluğuna sahip kimselerin genellikle çok yakın birkaç arkadaşı veya birinci derece akrabaları hariç insanlarla ilişkileri yoktur.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?

Diğer pek çok kişilik bozukluğunda olduğu gibi, şizoid kişilik bozukluğunun temelleri de çocukluk çağında atılır. Bunun yanında kalıtsal ve çevresel faktörlerin etkisiyle beraber bu rahatsızlık büyür. Özellikle çocukluk yıllarında aile içerisinde soğuk bir ortam olması, çocuğun fiziksel ve iletişimsel olarak ailesiyle veya yakınındakilerle sıcak temastan mahrum kalması gibi durumlar yaşanmış olabilir. Bunun sonucu olarak kişi, kendisini diğer insanlardan soyutlayabilir. Böylelikle çeşitli olaylara karşı olan tutumunu, hislerini ve görüşlerini iletişim kurduğu insanlara düzgün şekilde ifade edemez.

Kimi klinik gözlemlere göre, bu psikolojik rahatsızlığa yol açan en önemli etkenlerden birisi de çocukluk döneminde kişinin annesi tarafından ihmal edilmesidir. Bu durum genetik faktörlerle de desteklendiğinde kişinin şizoid kişilik bozukluğu hastalığını yaşama ihtimali artmaktadır.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?

Şizoid kişilik bozukluğunun kendini gösteren bazı belirtileri vardır. Bu belirtiler, aynı zamanda şizoid kişilik bozukluğu tanı kriterleri olarak da nitelendirilir. Söz konusu rahatsızlıktan muzdarip bireylerde görülen belirtileri ise genel olarak şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Yaptıkları çoğu aktiviteden keyif almazlar.
  • Kendi hayal dünyalarındaki ideal dünyalarında yaşamaktan ve gerçeğe yakın hayaller kurmaktan zevk alırlar.
  • Şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişiler genellikle yalnız kalmak isterler. Yalnızlık bu kişilere kısmi bir rahatlama sağlar, ancak yalnız kaldıkları her zaman mutlu değillerdir. Çünkü içten içe yalnız olmak istemezler ve diğer insanlar ile duygusal ilişkilerde bulunmak, arkadaşlık yapmak, sırdaşlık yapmak isterler. Ancak şizoid bozukluğun etkisiyle diğer insanlara karşı o kadar kaygı ve sıkıntı duyarlar ki, yalnız kalmak rahatlamış gibi hissetmelerine sebep olur. Bu hisler bir döngü içerisinde ilerler ve şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişi kendisini büyük bir boşlukta hisseder. Sevilmediğini, değer görmediğini ve ne yaparsa yapsın düzgün bir ilişki kuramayacağını hisseder. Şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişiler bu yüzden intihar etmeye daha meyillidirler.
  • Şizoid bozukluğu olan kişiler çevrelerindeki insanlara duygusuz bir insan oldukları izlenimini verirler. Çevrelerinde vuku bulan olaylardan ve kendi yaşadıkları olumlu veya olumsuz durumlardan sanki hiç etkilenmiyormuş gibi tepkisiz ve donuk davranabilirler. Kimi zaman duygularını gizlemek için bunu yaparlar, kimi zaman ise normal bir insanın tersine bu durumlara karşı hiçbir şey hissetmeyebilirler. Bunun sonucu olarak karşı taraftan gelen övgülere veya eleştirilere karşı ilgisiz bir tutum sergilerler.
  • Şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişilerin empati yetenekleri gelişmemiştir. Karşısındaki kişilerin duygularını anlasalar bile buna uygun olarak hareket etmezler ve duyarsız bir tutum sergilerler. Bu da genellikle zorlukla ilişki kurabilen hastanın, çevresindeki insanları daha da uzaklaştırması ve yalnız kalmasıyla sonuçlanacaktır.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Tanı Yöntemleri

‘’Şizoid kişilik bozukluğu nasıl anlaşılır?’’ tarzı sorularına internette bulunan şizoid kişilik bozukluğu testi ile cevap bulmak isteyen bireyler, bu noktada ciddi bir hata yapmaktadır. Zira bir hastalığın tanısı için internette bulunan belirsiz testler kişiyi yanlış yönlendirebilir. Bunun yerine en kısa sürede bir uzmana başvurmak, yapılacak en doğru karar olacaktır. 

Hastalığın teşhisine gelecek olursak, ilk olarak hasta tarafından başvurulan psikiyatrist ya da psikolog, kişinin önce fiziksel durumu hakkında bilgi sahibi olur ve tıbbi geçmişini öğrenir. Bu yapıdaki psikolojik bozuklukları saptamak için henüz net bir laboratuvar testi bulunmamaktadır, ancak yine de doktorlar tarafından ilaç tedavisinde kullanılacak ilaçları saptamak veya belirtilere sebep olabilecek diğer hastalıkların olup olmadığını araştırmak için çeşitli fiziksel testler istenebilir. Eğer bu belirtilerin sebebi fiziksel değilse, sorunun psikolojik olduğu ortaya çıkar. Bu aşamadan sonra başvurulan psikolog ya da psikiyatrist, hastayla çeşitli seanslar yaparak kişilik bozukluğunun ne olduğunu, nasıl tedavi edilebileceğini belirler.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Tedavisi Nasıl Yapılır?

Şizoid kişilik bozukluğunun tedavisi kimi zaman zorlu bir süreç olabilmektedir. Şizoid bozukluğa sahip kişiler insanlarla ilişki kurmada başarısız oldukları ve insanlardan kaçmaya meyilli oldukları için tedaviyi de kabul etmeye yatkın değillerdir. Kendi istekleri ile değil, genellikle çevrelerindeki insanların telkinleriyle tedavi olmaya karar verirler. Fakat şizoid kişiler kendilerinde bir sorun olmadığına inandıkları ve kendilerinde değişmesi gereken bir şey görmedikleri için tedavi aşaması biraz sancılı olacaktır.

Şizoid kişilik bozukluğu tedavisi için en yaygın ve etkili yöntem psikoterapi yöntemidir. Psikoterapinin hasta üzerinde olumlu bir sonuç verebilmesi için hasta ve terapist arasında bir güven ilişkisinin inşa edilmesi gerekir. Güven ilişkisini inşa etmek, psikoterapiye başvurulan çoğu hastalıkta yerine getirilmesi gereken bir zorunluluktur. Ancak şizoid bozukluğa sahip kişilerde güven ilişkisinin önemi çok daha fazla artmaktadır. Zira şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişiler insanlarla ilişki kurmaktan çekinen ve insanlarla ilişki kurmayı sevmeyen, bir ilişki kurduklarında ise bundan büyük kaygı ve endişe duyan kişilerdir. 

Terapinin ilk ve en önemli kısmı bu güven sorununu aşmaya yönelik olacaktır. Hasta kendisini güvende hissettiği müddetçe terapiste kendisiyle ilgili bilgileri, düşüncelerini ve hislerini aktaracaktır. Hasta ve terapist arasındaki iletişim bu boyuta ulaştıktan sonra ise terapist, hastanın insanlarla ve insan ilişkileriyle ilgili düşüncelerini değiştirmek için birtakım seanslar yapar. Zorlu ve uzun geçen bu psikoterapi süreci sonucunda kişi, artık diğer insanlarla ilişki kurma ve arkadaşlık yapma konusunda daha pozitif bir noktaya gelir. Ancak hastalığın yapısı itibarıyla hemen meyvelerini vermeyen bu süreçte, hastanın ailesi anlayışlı olmalı ve hastayı olabildiğince desteklemelidir.

Diğer tedavi yöntemleri olarak bilişsel davranışçı terapi, grup tedavisi ve ilaç tedavisinden söz edilebilir.

Bilişsel Davranışçı Terapi: Bu yöntemde istenen şey, kişinin davranışlarında bir değişim yakalamaktır. Bu terapi metodu sayesinde kişi, sosyal hayatta nasıl davranması gerektiğini ve düşüncelerinde nasıl farklılık yaratabileceğini öğrenebilir. Bunun sonucu olarak da insanlarla ilişki kurmaya olan isteksizliği ve kaygısı azalabilir. 

Grup Tedavisi: Grup terapistleri tarafından yönetilen ve uygun hastalara uygulanan bir tedavi biçimidir. Bu tedavi yönteminde bireyler, kendileriyle benzer problemler yaşayan diğer hastalarla birlikte bir psikoterapist gözetiminde görüşmeler gerçekleştirerek fikirlerini, düşüncelerini paylaşırlar. Böylelikle kişiye bir sosyal beceri kazandırılmaya çalışılır ve sorunları paylaşmakta daha rahat olması sağlanır.

İlaç Tedavisi: Şizoid kişilik bozukluğunda ilaç tedavisi tek başına yeterli değildir. Ancak diğer terapi yöntemleriyle birlikte bir ek tedavi yöntemi olarak veya diğer tedavi yöntemlerinden hiçbir sonuç alınamadığında tercih edilir. Şizoid kişilik bozukluğunun tedavisi için belirlenen net bir ilaç yoktur. Hastayı rahatlatmak, çeşitli semptomların hafifletmek için ilaç tedavisi uygulanır. İlaç tedavisi sayesinde kişinin hayattan zevk alma hissi artabilir, isteksizlik ve anksiyete gibi duyguları ise yatıştırılabilir.

Şizoid kişilik bozukluğu, tedavisi için zaman ve destek gereken bir süreç olsa da, modern tekniklerle bu hastalıktan kurtulmak mümkündür. Sahip olduğu deneyimli ve uzman kadrosuyla Psikolog Ofisi, tıpkı diğer psikolojik rahatsızlıklarda olduğu gibi, şizoid kişilik bozukluğunu atlatabilmeniz için de yanınızdadır.

Tedavi edilmediği takdirde hasta için çok sıkıntılı süreçlere zemin hazırlayan şizoid kişilik bozukluğu, Psikolog Ofisi’nin modern terapi teknikleri ve gösterdiği anlayışlı yaklaşım sayesinde üstesinden gelinebilecek bir rahatsızlıktır.

Modern bir yaklaşımla sorunları ele alan Psikolog Ofisi’nin sunduğu hızlı hizmet sayesinde, dünyanın neresinde olursanız olun, sadece 1 dakika içerisinde dilediğiniz uzmandan online psikolojik destek almanız mümkündür. Siz de en hızlı ve en doğru şekilde tedavi olmak istiyorsanız, Psikolog Ofisi’nin uzman kadrosundan destek alarak sağlıklı günlerinize tekrardan kavuşabilirsiniz.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Şizoid Kişilik Bozukluğu Görülme Sıklığı Nedir?

Cinsiyetler üzerinden incelendiği takdirde şizoid kişilik bozukluğuna, kadınlara nazaran erkeklerde daha fazla rastlandığını söylemek mümkündür. Dünya genelinde görülme oranı ise %1 civarındadır.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Şizoid kişilik bozukluğuna sahip olan kişiler, tedavi edilmedikleri sürece insanlara karşı olan uzak ve çekingen tutumu sürdürmeye devam ederler. Bu duruma bağlı olarak kişide hayattan nefret etme, hayatın anlamını kaybetmesi gibi düşünceler ortaya çıkabilir. Yine bunun sonucunda intihara veya kendine zarar vermeye eğilimli olurlar. Şizoid kişiler, aynı zamanda cinsellik gibi konulara da oldukça ilgisizdirler. Bu kişiler, insanlarla ilişki sürdürmek onlara çok zor geldiği için bu konuda bir çaba harcamamaya yatkındır. Tedavi edilmeyen durumlarda şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişiler büyük oranda yalnız kalırlar ve evlenecek partner bulamazlar. Ek olarak şizoid bozukluğun bir sonucu olarak, kişide anksiyete atakları ve majör depresyon gibi diğer psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkabilmektedir.

Şizoid Kişilik Bozukluğu Olan Kişilere Nasıl Davranılmalı?

Şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişiler kendilerini insanlardan izole etmeye yatkın kişilerdir ve bu yüzden bu kişilerle iletişim kurarken dikkatli olunması gerekir. Bu kişilerle sağlıklı iletişim kurmak için baskı yapılmamalı, iletişim kurmak istemediği anlaşıldığında üstüne gidilmemelidir. Şizoid bozukluğa sahip olan kişinin davranışları etrafındakilere karşı soğuk olsa bile, yine de kişinin böyle bir soruna sahip olduğu unutulmamalıdır ve bu yüzden kişiyi motive edici ve anlayışlı şekilde davranılmalıdır. Şizoid bozukluğa sahip kişilerle mümkün olduğunca tartışmamak ve kavga etmemek gerekir. Zira bu durum, onları normal bir insana kıyasla çok daha fazla olumsuz etkileyecektir. Duygularını ifade edemedikleri için bu tartışmaları içlerinde halletmeye çalışacaklar ve böylelikle içlerinde yaşadıkları durum daha da çıkılmaz bir hale gelecektir.

Yazar
Şebnem Akı Karaoğlu Profil Fotoğrafı
Şebnem Akı KaraoğluUzman Psikolog7 Mayıs 2021
Yorumlar
0/1500

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı
En uygun fiyatlarla

Online Terapi