• Blog
  • Narsistlerin En Büyük Silahı: Yansıtma

Narsistlerin En Büyük Silahı: Yansıtma

    Bu yazıdaki konular

Narsist kişilik özelliğine sahip insanlar kendilerinden kaynaklı yanlışlar da dahil olmak üzere gördükleri tüm yanlışların sorumlusu olarak çevresindeki insanları tutar. Psikolojik projeksiyon (yansıtma) denen bu durum peki tam olarak ne anlama geliyor?

Narsisizm en temel anlamıyla kişinin yalnızca kendi istek ve ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmesi, kendisini aşırı derecede sevip beğenmesi anlamına gelir. Kökenleri Yunan mitolojisine dayanan narsisizmin öyküsünde Narsisus adındaki genç adamın suda gördüğü yansımasına aşık olması ve bulunduğu yeri terk etmeden kendisini izlemesi anlatılır. Narsisizmin öyküsü ve daha fazla bilgi için “Narsistik Kişilik Bozukluğu Nedir?” adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.

Elbette hepimiz zaman zaman aynada gördüğümüz aksımızı ya da öncesinde onlarca kare fotoğraf çekip mükemmel öz çekimi bulduğumuzda gördüklerimizi beğeniriz. Bu tür durumlarda kendimizi iyi hissetmemizde ve bunu dile getirmemizde hiçbir problem yok, hatta bu gibi ufak şımarmalar, pozitif öz güven algısı için son derece gereklidir de. Ancak kişinin kendi istek ve ihtiyaçları, çekiciliği, başarıları, çıkarları dünyanın merkezinde yer alıyorsa ve kendilerinin neden olduğu durumlarda bile suçu başkalarına atmak için bulabildikleri tüm yolları kullanıyorlarsa burada aşırı bir narsisizmden söz ediliyor demektir.

İlk defa psikanalizin kurucusu Sigmund Freud tarafından kullanılan Psikolojik Projeksiyon (Yansıtma) kavramı; kişinin istenmeyen düşünce ve davranışlarını başka bir kişiye yansıtması olarak tanımlanır.

  • Kendi hedeflerine ulaşamamış ailelerin çocuklarını ne pahasına olursa olsun başarılı olmaya zorlamaları
  • İlişkideki partnerlerden birinin kendi iç dünyasının yansıması olarak eşinin kendisini sürekli aldatacağı düşüncesi
  • Birinin sizden nefret ettiğini düşündüğünüzde aslında bu duygunun sizin o kişiye beslediğiniz duyguların yansıması olabileceği

Yansıtmanın en temel örneklerindendir. Narsistik kişilik özelliklerine sahip bireylerin temel psikolojik savunma mekanizmalarından biri olan yansıtmayı bu kadar sık kullanmalarının altında yatan temel motivasyon gerçeklikle bağlarının ciddi şekilde kopmuş olmasıdır belki de.

Özellikle ilişkilerde kendi sınır ve kurallarının sorgulandığını ya da karşı çıkıldığını düşünen narsist partnerin karşısındakini suçlamaya çalışmasının altında da zihinlerinde yarattıkları, kendileri etrafında dönen bu kusursuz dünyanın bozulacağı, kontrolü kaybedecekleri endişesidir. İlişkide Kıskançlıkla Başa Çıkmanın 8 Yolu adlı yazımızda ikili ilişkilerde yaşanan problemleri daha detaylı olarak inceleyebilirsiniz.

Narsistik kişilik özelliklerine sahip kişiler doğru ve yanlış arasındaki farkı bilirler, yalnızca kuralların kendileri için de geçerli olduğu düşüncesini kabul etmek istemezler. Egoları üzerine kurdukları dünyaları kendilerinden kaynaklanan yanlışlarda bile öylesine hassastır ki ne pahasına olursa olsun kendilerini koruyabilmek için suçu başkasına yöneltirler. Bu durum özellikle romantik ilişkilerde yıkıcı bir hal alır çünkü mantık dışı nedenlerle sürekli suçu üstlenmek durumunda kalan partner süreğen bir anksiyete içerisinde yaşamını sürdürmek durumunda kalır. Anksiyete hakkında detaylı bilgi edinmek isterseniz, Anksiyete (Kaygı) Nedir? adlı yazımızı okuyabilirsiniz.

Peki narsistik kişilik özelliklerine sahip bir kişinin yansıtmayı sizin üzerinizde kullandığını nasıl anlarsınız?

  1. Narsist bir kişiyi size karşı olan kaba ve saygısız davranışları nedeniyle uyardığınızda sizi rahatlıkla aşırı tepki vermekle, olayları abartmakla suçlayacaktır.
  2. Narsist bir partner ilişkide sadakatsizlik gösterse bile bu sizin suçunuzdur, önce sizin kendisini aldatacağını düşündüğü için erken davranmıştır sadece.
  3. İtinayla göz ardı ettikleri, görmek istemedikleri problemleri dile getirmeniz de sizin suçunuzdur.
  4. Ortada elle tutulur hiçbir neden yokken günlerce sessizlikleriyle sizi cezalandırabilirler, ardından geçmişte yaşanan önemsiz bir olayı bu davranışlarının nedeni olarak gösterirler.
  5. Uykusuz kalmalarının ve iş yerinde bu nedenle kötü bir gün geçirmiş olmalarının nedeni muhtemelen sizsinizdir.
  6. Toplantıya geç kalmalarının nedeni de sizsinizdir, sizin yüzünüzden çocukları okula bırakmak durumunda kalırlar.
  7. Sunumda başarısız olmalarının nedeni de büyük olasılıkla sizin suçunuz, gömlekleri olması gerektiği gibi temizlenmemiş ne de olsa…

Özellikle karşılıklı saygı ve güvene dayalı olması gerekliliği mutlak olan romantik ilişkilerde partnerlerden birinin bu nedenle sürekli anksiyete ve stres ile yaşamak durumunda kalması kolay olmadığı kadar adil de değil elbette. Kendisini bu tür bir ilişki içinde bulan partnerlerin mutlaka psikolojik destek alması, mümkünse partnerlerini de bu duruma sebep olan geçmişte yaşadıkları travmalar konusunda psikolojik destek almaya yönlendirmeleri gerekir. Psikologofisi.com’da yer alan uzman psikologlarımızdan ilişkilerinizde yaşadığınız problemlerle ilgili dilediğiniz zaman psikolojik destek alabilirsiniz.

Yazar
Şebnem Akı Karaoğlu Profil Fotoğrafı
Şebnem Akı KaraoğluUzman Psikolog22 Şubat 2017
Yorumlar
0/1500

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı
En uygun fiyatlarla

Online Terapi