cinsel terapi

Cinsel İsteksizlik Nedir?

Cinsellik ülkemizde maalesef konuşulmaya çekinilen ancak insan doğası gereği hayatın vazgeçilmez parçası olan bir olgudur.Tanımı herkese göre farklılık arz eden bu olgu hakkında çocukluktan itibaren bilgi sahibi olmamız ve kendimizi yetiştirmemiz gerekir. 

Bu hususta çocuğunuza karşı olan yaklaşımınız çocuğunuzun belkide tüm hayatını etkiler ve şekillendirir. Örneğin televizyonda çıkan bir sahnede kanal değiştirmeniz ya da kızınız dışarı çıkarken onu eteğin çok kısa diyerek rencide etmeniz onun cinselliğe bakışını olumsuz yönde etkileyecektir. Cinsellik kişilerin sosyal, kültürel ve anatomik yapılarından etkilenir. 

Bu nedenle cinselliğin tanımı kişiden kişiye değişmektedir. Kimileri için anatomik özellikleri baskın kılan bir cinsellik tanımı yapılırken kimileri için dini ve kültürel özellikler cinselliği tanımlarken daha ön plandadır. Ancak cinsellik denildiğinde anlaşılması gerekenler genel manada şunlardır; üreme, cinsel kimlik ve haz duygusu… 

İşte cinsellik temelde bunların hepsini kapsayan bir bütündür. Şimdi gelin cinselliğin psikolojideki yerini ve tanımını da bir inceleyelim.

Cinsellik ve Psikoloji

Psikoloji ve cinsellik; birbirleri arasında iyi ya da kötü bir döngüye sebep olan ve birbirleriyle ilişkisi oldukça yüksek olan iki alandır. Cinsel hayatın kötü olması insan psikolojisini olumsuz etkilerken, sorunlu bir psikoloji de cinsel yaşamı olumsuz etkiler. 

Bazı psikolojik rahatsızlıklar kadınlarda ve erkeklerde bir takım cinsel sorunlara neden olabilir. Bu psikolojik rahatsızlıklar insan hayatını olumsuz yönde etkilemekle birlikte vücudun hormonal dengesinde de sorunlara neden olarak cinsel hayatı da olumsuz yönde etkiler. Bu psikolojik rahatsızlıklara örnek olarak anksiyete bozuklukları, depresyon, aile içi şiddete dayalı travmalar, sosyal fobi ve aşırı stres verilebilir. 

Özellikle çocukluğunda travma yaşamış kişilerin hayatında cinsel sorunlar diğer bireylere göre çok daha sık görülmektedir. Bu cinsel sorunlar kadınlarda ve erkeklerde ayrı ayrı olabileceği gibi her iki cinsiyette de ortak görülen cinsel sorunlar da olabilir. Kadınlarda görülen cinsel sorunlar; vajinismus problemi ve orgazm bozukluğu iken erkeklerde erken boşalma ya da geç boşalma ve ereksiyon bozukluğu problemleridir. 

Kadın ve erkeklerde ortak olarak görülen cinsel problemler ise ağrılı birleşme ve yazımızda detaylı olarak inceleyeceğimiz cinsel isteksizliktir. Bu sorunlara kısaca değinecek olursak vajinismus cinsel birleşme sırasında kadının kasılması nedeniyle ilişkinin gerçekleşememesidir. Toplumun kültürel yapısı ve cinsellikten korkma duygusu vajinismusa neden olabilmektedir. 

Kadınlarda görülen diğer bir cinsel sorun olan orgazm bozukluğu ise cinsel hazzın ve tatminin yaşanamaması durumudur. Bu durumun nedenleri de yetiştirilirken baskı görme ve cinsellik hakkında yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmamaktır. 

Erkeklerde görülen cinsel problemlerden olan ereksiyon bozukluğu (sertleşme sorunu) erkeğin cinsel organında gerekli olan sertleşmenin sağlanamaması ya da sürdürülememesi durumudur. Bu problem yaş ilerledikçe daha sık görülmekle birlikte gençlerde partneri tatmin edememe korkusu, yoğun iş temposu ve stres ereksiyon problemlerine sebep olmaktadır. 

Erkeklerde görülen diğer bir cinsel sorun olan erken ya da geç boşalma durumları ise psikolojik veya fizyolojik nedenlerden kaynaklanabilir. Son olarak hem kadınlarda hem de erkeklerde görülebilen ağrılı birleşme sorunu ise cinsel birleşme esnasında yoğun bir ağrı hissedilmesi durumudur. 

Nedenlerini ve çözümlerini detaylı inceleyeceğimiz cinsel isteksizlik ise eşler arasındaki ilişkiyi oldukça olumsuz etkileyen bir cinsel sorundur.

Cinsel İsteksizlik Ne Demek

Kadın ve erkeklerde cinsel hayatı yöneten libido, erkeklik hormonu (testosteron) ile salgılanan ve cinsel isteğin gelmesini sağlayan cinsel bir güdüdür. Libido kaybı bir diğer adıyla cinsel isteksizlik kadın ve erkeklerde cinsel birleşmeye ve aktivitelere karşı isteğin azalması veya tamamen yok olması anlamına gelir. 

Zaman zaman cinsel isteksizliğin yaşanması normal olsa da bu durumun çok sık olması özellikle evli insanlarda ilişkiyi olumsuz etkiler ve her iki taraf için de önemli bir sağlık sorunu haline gelir. 

Cinsel isteksizliğe daha açık bir tanımlama yapmak gerekirse cinsel isteksizlik; cinsel birleşmeyi başlatma, sürdürme ya da partnerde gelen cinsel aktiviteye yanıt verebilme isteğinin azalması ve cinsel düşüncelerin, cinsel birleşme ve bu birleşmeden tatmin olma sıklığının azalması ya da yok olması durumudur. 

Cinsel isteksizliğin üç farklı türü vardır:

  • Primer cinsel isteksizlik ergenlik dönemlerinde başlayan isteksizliktir. Bu türde bir cinsel isteksizlik yaşayan kişiler hiçbir cinsel aktiviteye karşı ilgi duymazlar.
  • Sekonder cinsel isteksizlik ise öncesinde aktif bir cinsel hayat yaşamalarına rağmen sonradan cinselliğe karşı isteği azalan ya da kaybolan bireylerde görülen cinsel isteksizlik türüdür. 
  • Durumsal cinsel isteksizlik ise stresli günlerde ya da kaygılı durumlarda ortaya çıkan bir cinsel isteksizlik türüdür ve kişide zaman zaman cinsel isteğin kaybolması şeklinde kendini gösterir. 

Cinsel İsteksizlik Belirtileri

  • Cinsel isteksizliğin temel belirtisi cinsel faaliyetlere karşı duyulan ilginin azalmasıdır. Cinsel isteksizlik duyan kişilerde birleşme sıklığı ayda bir veya daha azdır. 
  • Erkeklerde sertleşme sorunları yaşamak veya erken boşalma yaşamak da cinsel isteksizlik belirtilerindendir. 
  • Bununla birlikte cinsel ilişki sırasında alınan zevkin azalması da cinsel isteksizliğin belirtilerindendir. 
  • Kişide halsizlik, yorgunluk ve sık sık moral bozulması da cinsel isteksizliğin belirtileri arasında yer alır.

Cinsel İsteksizliğin Nedenleri

Cinsel isteksizlik dini, bedensel, sosyal ve psikolojik olmak üzere birçok nedenden kaynaklanabilir. Din her ne kadar sevgiyi insan ilişkilerini desteklese de bazı dogmalar insanlarda cinsel ilişkiye karşı önyargı ve korkuya sebep olabilmektedir. Bu da cinsel isteksizliği beraberinde getirmektedir. 

Sosyal ve kültürel nedenlerle cinsellikten korkan ya da bilinçsiz büyüyen çocuklarda da ilerleyen yaşlarda cinsel isteksizlik görülmektedir. Bedensel nedenler ise diyabet, kalp rahatsızlıkları, hamilelik vs. gibi nedenlerdir. 

Cinsel İsteksizliğin Psikolojik Nedenleri

Cinsel isteksizlik daha çok psikolojik nedenlerle ortaya çıkmaktadır. Bu nedenleri sıralamak gerekirse;

  • İlişkide yaşanan iletişim eksiklikleri
  • Bipolar bozukluk
  • Evlilik içindeki sorunlar 
  • Aldatma veya aldatılma 
  • İlk cinsel deneyimin olumsuz olması 
  • Yoğun iş temposu
  • Aşırı stres 
  • Ekonomik problemler 
  • Karşı tarafı tatmin edememe ve cinsel ilişkide başarısız olma korkusu 
  • Özgüven eksikliği 
  • Kötü beden algısı (kişinin bedeniyle barışık olmaması)
  • Çocuklukta yaşanan cinsel travmalar 
  • Çocuklukta ve ergenlik döneminde cinsel bilgi edinememek 
  • Katı ve kuralcı bir şekilde yetiştirilmek 
  • Depresyon
  • Sosyal Fobi
  • Panik Bozukluk cinsel isteksizliğe sebep olan psikolojik etkenlerdendir. 

Travma Sonrası Meydana Gelen Cinsel İsteksizlik

Travma hayatın olağan akışına uygun olmadan meydana gelen kişiyi aşırı korkutan ve kişinin çaresiz hissetmesine neden olan olayların neden olduğu duygusal etkiye verilen addır. Yaşanan travmalar eğer gerekli tedavilerle geride bırakılmazsa hayatı oldukça olumsuz etkiler. 

Bu travmalar farklı nedenlerden kaynaklanabilir. Bu nedenler; doğal afetler, savaşlar ve patlamalar, aile içi şiddet, geçirilen kazalar vs. olabilir. 

Çocukluk çağında yaşanılan travmalar pek çok alanda bizi etkilediği gibi cinsel yaşantıda da oldukça olumsuz etkiler bırakır. Özellikle çocukluk çağında maruz kalınan cinsel taciz ve bununla birlikte cinsellikle alakalı anlatılan korkutucu hikayeler ya da şahit olunan bazı durumlar travmaya sebep olarak cinselliğin korkutucu bir durum hale gelmesine sebep olabilir. 

Günümüz toplumunda ne yazık ki cinsel travmalar oldukça yaygındır. Neredeyse her 5 kadından 1’i geçmişte tanıdığı veya tanımadığı insanlar tarafından cinsel saldırıya uğramıştır. Bu saldırı mağdur kişilerde korku, utanç ve yalnızlık duygularına sebep olmuş ve onları hayata karşı güvensiz bir hale getirmiştir. 

Bu insanlar için artık cinsellik içeren her şey sadece korku ve öfke sebebidir. Bu nedenle de cinsellikten zevk almaları oldukça zor olmaktadır. Bu da mağdur kişilerde cinsel isteksizliği beraberinde getirmektedir.

Cinsel İsteksizliğin Psikolojiye Etkileri

Cinsel isteksizlik çiftlerde ilişkiye oldukça büyük zararlar verir. Yaşamın devamlılığı ve insan doğası için bir gereklilik olan cinsellik ilişkide var olmadığında, özellikle evli çiftler için, kişiler farklı reaksiyonlar gösterebilir. Bunlar aldatmak/aldatılmak, partnerden soğuma ve ilginin azalması ve partnere karşı özgüven kırıcı sert tutumlar sergilemek olabilir. 

Cinsel isteksizlik yaşayan bireylerin zamanla ruh sağlığı da bozulabilir. Bu durum partneri ile ailesi ve hatta arkadaşları ile olan ilişkisini olumsuz etkiler. Zamanla sosyal fobiye dahi neden olabilir. Cinsel isteksizlik yaşayan kişi bu durumu sebebiyle işine de odaklanamayabilir ki bu da meslek hayatında başarısızlığa neden olur. 

Tüm bunlar isteksizlik yaşayan tarafın psikolojik olarak çöküşüne sebebiyet verir. Partnerine yeterli gelmediğini düşünen kişinin özgüveni kırılır, kaygı ve stres bozuklukları yaşar hatta bu durum ilerlerse depresyona dahi sebep olabilir.  

Cinsel İsteksizlik Tedavisi 

Cinsel isteksizlik kişinin özgüven eksikliği yaşamasına, partneri ile arasında ilişki sorunları yaşanmasına ve evliliğinin olumsuz ilerleyip belki de boşanmalara neden olabilecek kadar ciddi ve tedavi olunması zorunlu bir rahatsızlıktır. Tedavi için öncelikle isteksizliğin kaynağı araştırılmalıdır. 

Eğer şikayet fiziksel bir sorundan kaynaklanıyorsa öncelikle kadınlarda jinekolojik muayene erkeklerde ise ürolojik bir değerlendirme yapılması şarttır. Bu değerlendirme ile hekimler tarafından fiziksel sorunun da kaynağı bulunarak, örneğin eğer hormonal nedenlerden kaynaklanıyorsa ilaç tedavisi ile, sorun giderilmeye çalışılır. 

Ancak cinsel isteksizliğin kaynağı psikolojik nedenlerse bu nedenin  de kaynağı araştırılmalıdır. Eğer problem sadece isteksizlik yaşayan partnerin kendisinden kaynaklanıyorsa bireysel psikoterapi, eğer her iki partnerden de kaynaklanıyorsa çift terapisi yoluyla sorunu ortadan kaldırmak mümkündür.

Cinsel Terapi

Cinsel terapiler uzman psikiyatrist ve psikologlar tarafından cinsel sorunları olan bireylere karşı uygulanan tedavi yöntemidir. Eğer cinsel isteksizlik psikolojik nedenlerden kaynaklanıyorsa veya fiziksel nedenlerden kaynaklansa dahi temelinde psikolojik rahatsızlıklar yatıyorsa cinsel terapiler uygulanmalıdır. 

Bu terapiler kişilerin ruhsal olarak sağlıklı bir yapıya ulaşmasına ve ilişkilerinin düzelmesine yardımcı olacaktır. Eğer evliyseniz ve evliliğiniz sizin ya da eşinizin cinsel isteksizliği nedeniyle etkilendiyse cinsel terapi hayattaki kurtarıcınız olacak tabiri yerindeyse evliliğinizi uçurumun kenarından alarak hayatta tutacaktır. 

Bu nedenle siz de cinsel isteksizlik duyuyorsanız veya partnerinizin bu sorunu yaşadığını düşünüyorsanız en kısa zamanda bir uzmandan cinsel terapi almanızı tavsiye ederiz.

Yazar
Avatar
Eren Artun ErgülPsikolog3 Ekim 2023
0/1500
Yorumlar

Henüz yorum yapılmadı

Henüz yorum yapılmadı